Genel

Kazakistan’da Sosyal Reformlar ve Ulus Kimliği İnşası

Türkistan’ın önemli devletlerinden biri olan Kazakistan, bağımsızlığının 32. yılında olmasına rağmen bulunduğu bölgenin ana aktörlerinden biri olmayı başarmıştır. Diğer yandan değişen küresel denklemlerden ve yaşanan jeopolitik kırılmalardan büyük ölçüde zarar görmeden çıkmıştır. Ayrıca Asya-Pasifik’te artan gerilim ve Rusya-Ukrayna Savaşı nedeniyle jeopolitik konumu daha da önem kazanmıştır. Bütün bu dış dünyada yaşanan gelişmelerin yanı sıra Kazakistan yönetimi, çeşitli iç reformlarla ve alınan kararlarla daha istikrarlı bir toplum ve daha güçlü bir ulus inşa etmeye çalışmaktadır.

Kazakistan, dünyada önemli sorunların yaşadığı süreçte istikrarlı büyümesini sürdürmektedir. Kısa süre önce hükümette yaşanan değişimle ülkedeki kan tazelenmiştir. Bununla birlikte Kazakistan siyasi karar alıcıları sadece ekonomik konulara değil, aynı zamanda güçlü bir ulus kimliği inşası için sosyal konularda odaklanmış durumdadır. Bunun en son ve en somut örneklerinden biri 15 Mart 2024 tarihinde gerçekleştirilen Ulusal Kurultay’da ele alınan konulardır.

Ulusal Kurultay’ın ana özelliği ve amacı Kazakistan’ın geleceğinin nasıl şekilleneceğine odaklanmasıdır. Kurultay’a hükümetten, kamudan, iş dünyasından, ülkenin aydınlardan ve toplumun tanınmış insanlarından çeşitli isimler katılmaktadır. Bu nedenle Kurultay’da toplumun önemli bir kısmını temsil edilmesine imkan tanınmakta ve geleceğe yönelik kararlar yönetim-halk uyumu çerçevesinde alınmaktadır.

15 Mart’taki Kurultay’da konuşma yapan Cumhurbaşkanı Kasım-Cömert Tokayev, farklı konulara değinmiştir. Bu bağlamda ülkedeki ekonomik sorunların çözülmesinin yeterli olmadığı vurgusu üzerinden toplumsal konuları ele almıştır. Kazakistan’ın kozmopolit ve çok kültürlü yapısı ortak ulus kimliği, toplumsal birliktelik ve ulusal bilinç için büyük bir önem taşımaktadır. Ulusal bilincin güçlendirilmesi ve geleceğe yönelik sağlıklı bir yol haritası çizilebilmesi için çeşitli tecrübelere sahip olan isimlerin öncülüğünde daha duyarlı bir genç nesil yetiştirilmesinin hedeflendiği görülmektedir.

Tokayev’in konuşmasında Cengiz Han’dan Alaş hareketine, Cucilerden Abay’a kadar tarihsel figürlere de atıf yapılmış ve söz konusu mevzuların siyasallaştırılmasının yanlış olduğuna dikkat çekmiştir. Zira amacının tarihsel köklerden beslenerek polemiklerden uzak bir şekilde güçlü bir şekilde ulus inşa sürecinin devam ettirilmesi olduğu anlaşılmaktadır. Bu bağlamda dikkat çekilmesi Altın Orda, Cuciler ve Kazakistan’ın sahip olduğu arkeolojik mirastır. Mevzubahis etkenler tarihsel köklerden beslenerek güçlü bir ulus kimliğinin inşasının hedeflendiğini göstermektedir.

Altın Orda devletine ve Cucilere özel önem atfeden Cumhurbaşkanı Tokayev, bunların Orta Asya’nın kaderinde etkili olduğunu ve bölgede çağ atlanmasını sağladığına dikkat çekmiştir. Zira Ulusal Kurultay’ın Cucilerin kuruluşunun 800. yıl dönümünde yapılıyor olması da daha sembolik bir önem taşımaktadır. Ülkenin tarihsel kodlarının Altın Orda ve Cuciler üzerinden inşa edildiği ve bu noktada Kazakistan’ın yine Türkistan coğrafyasına çağ atlatmak istediği anlaşılmaktadır. Bölgesel bir güç olan Kazakistan, tarihsel bir misyon üstlenerek Orta Asya’nın itici güçlerinden biri olmayı hedeflemektedir.

Altın Orda’nın ve Cucilerin araştırılması amacıyla çeşitli girişimlerde bulunan Kazak lider, ülkedeki arkeolojik konularda önemli ayrıntılar dile getirmiştir. Bu çerçevede ülkenin önemli tarihi alanlara sahip olduğu, bunların UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne kaydedilmesi talimatı verdiği, yasal zemini güçlendirecekleri ve yabancı müzelerdeki Kazak mirasının geri iadesine çalışılacağı belirtilmiştir.

Dünyada güçlü bir ulus bilinci için dil önemli araçlardan biridir. Bu noktada ülkede Kazakçaya dair atılan adımların devam ettirileceği anlaşılmaktadır. Kazakçanın toplumun her alanında yaygınlaştırılması, Kazak kimliğini de güçlendirecek bir faktör olarak görülmektedir. Sağlıklı bir toplum için eğitimli, entelektüel ve bilinçli halk da kritik önemdedir. Bu nedenle devletin hafızası olarak da görülen kütüphanelerin daha yaygın ve sürekli olarak açık olması hedeflenmiştir.

Kazakistan’daki ana konulardan biri de ülkedeki ulusal giyimdir. Özellikle Kazak kültürüne aykırı olan giyim tarzı, bir rahatsızlık yaratmaktadır. Bu durumun ayrıca radikal grupların suistimal etmesi rahatsızlığı arttırmaktadır. Zira bu sadece bir giyinme mevzusu değil, kültürün yozlaşması ve güvenlik konusunda oluşan algıdır. Söz konusu algıların dini değerlere karşı olmadığı yine Tokayev tarafından dile getirilmiştir. Kazak lider Türk Tasavvufunun kurucusu Hoca Ahmed Yesevi’ye ve Hanefiliğe atıf yaparak bunların araştırılması ve Kazaklar için rehber olması gerektiğine dikkat çekmiştir.

Bilindiği gibi Batılı değerler ve kültür, dünyayı ahtapot gibi sarmakta ve başka kültürler ile değerlere zarar vermektedir. Bu durum kültürel yozlaşmayla birlikte gençlerde manevi çöküşe ve aile yapısının bozulmasına neden olmaktadır. Batılı akımların bu açıdan tahribat oluşturmasına karşı dikkatli olunduğu anlaşılmaktadır. Kazakistan’ın benimsediği bu tutum, kadını izole eden, kadın haklarını çiğneyen ve Ortaçağ karanlığına gömen yapıdan farklıdır. Diğer yandan gençlerin, tarihsel Kazak kahramanları kendilerine örnek alması gerektiğini dile getiren Tokayev, Abay’dan yola çıkarak beş soruna değinmiştir. Bunlar uyuşturucu, kumar, şiddet, vandalizm ve israftır. Söz konusu konular hem Kazak toplumuna hem de ülkenin kaynaklarına zarar vermektedir. Kazak siyasi karar alıcılar, bu sorunlara karşı aktif bir şekilde çeşitli politikalar hayata geçirmektedir.

Toplumsal konularda atılan adımların yanı sıra insanların devlete olan bağlılığının arttırılması amacıyla hayat standartların iyileştirilmesine dair projelere başlandığı da görülmektedir. Bu amaçla altyapının iyileştirilmesi ve yeni yaşam alanlarının inşası dikkat çekmektedir. Diğer yandan ise ülkenin ekonomik ve jeopolitik kazanımlarını arttırmak için koridorlar kapsamında çeşitli hatların kapasitesinin arttırılmasının hedeflendiği anlaşılmaktadır.

Ülkenin milli burjuvaziye ihtiyacı olduğunu dile getiren Tokayev, bir süre önce istikrarlı bir ekonomik gelişim ve ülke kaynaklarının toplumun her kesimi tarafından adil olarak paylaşılması amacıyla oligarşik burjuvazi ya da oligarşik kapitalizme karşı önlemler almıştı. Konuşmasında milli burjuvazi vurgusu, aslında liberal ekonomik sistemi suistimal eden aktörlerin tasfiye edildiğinin mesajı olarak kabul edilebilir. Ayrıca milli burjuvazi, günümüz ekonomi politiğinde devletlerin sürdürülebilir kalkınması için önem taşırken Cumhurbaşkanı Tokayev, ülkedeki burjuvazinin Kazakistan’ın inşa sürecine katkıda bulunması gerektiğini belirtmiştir.

Sonuç olarak Kazakistan’da toplum ve ulus kimliğinin inşası devam etmektedir. Bu süreçte iç ve dış politikada geçeli olmak üzere vatanseverlik, bağımsızlık, birlik, dayanışma, adalet, sorumluluk, hukuk, düzen, çalışkanlık, profesyonellik, yaratıcılık ve inovasyon ilkeleri benimsenmiştir. Söz konusu çerçeve Kazakistan’ın önüne koyulan yol haritasının “farklılık içinde birlik” yaklaşımıyla şekillendiğini göstermektedir. Tokayev, konuşmasında güçlü bir ulus kimliği ve inşası için bu çerçevenin gerekli olduğunu vurgulamıştır. Ülke içince gerçekleştirilen reformlarla birlikte bakıldığında Kazak liderin konuşması, Yeni Kazakistan’da adil ve müreffeh toplum inşasının sürdüğünü göstermektedir.

Paylaş:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir