BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ: TARİHSEL DÖNÜŞÜM, YEREL YÖNETİMLER, YÖNETİŞİM MEKANİZMALARI VE KALKINMA POLİTİKALARI ÜZERİNE BİR İNCELEME
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), son yarım yüzyılda Orta Doğu’nun en dikkat çekici kalkınma hikâyelerinden birini yazmıştır. Stratejik coğrafi konumu, siyasi istikrarı ve ekonomik çeşitlendirme vizyonuyla bölgesel ve küresel güç dengesinde önemli bir aktör haline gelmiştir. Bu çalışmada BAE’nin tarihsel dönüşümü, siyasi ve yönetsel yapısı, demografik değişimi, kalkınma vizyonları ve güncel gelişmeleri çok boyutlu olarak ele alınacaktır.
İngiliz Himayesinden Bağımsızlığa
- yüzyılın başlarında İngiltere ile yapılan anlaşmalar neticesinde bugünkü BAE toprakları, “Ateşkes Devletleri (Trucial States)” adı altında İngiliz koruması altına girmiştir. Bu statü, İngiltere’nin Basra Körfezi’nde deniz yollarını kontrol altına alma stratejisinin bir parçasıydı. 1968’de İngiltere, bu bölgeden çekileceğini açıkladı. Bunun üzerine Katar, Bahreyn ve yedi şeyhlik arasında federasyon kurma girişimi ortaya çıktı, ancak yalnızca yedi emirliğin birleşimiyle 2 Aralık 1971 tarihinde BAE resmen kurulmuştur. Bu tarih, her yıl “Ulusal Gün” olarak kutlanmaktadır.
BAE’nin coğrafi konumuna baktığımızda, Arap Yarımadası’nın doğusunda yer almaktadır. Kuzeyde Umman Körfezi’ne, doğuda Umman’a, batıda ve güneyde ise Suudi Arabistan’a komşudur. Hürmüz Boğazı’na olan yakınlığı, BAE’nin küresel enerji güvenliğinde stratejik önemini artırmaktadır.
BAE; başkent Abu Dabi, Dubai, Şarika, Acman, Ummül Kayveyn, Füceyre, Ras Al Khaimah’tan oluşan 7 emirlikten oluşmaktadır.
Demografik ve Toplumsal Yapısı oldukça karmaşık olan ülkenin 2021 yılı verilerine baktığımızda nüfusu yaklaşık 9,8 milyondur. Ancak nüfusun yalnızca %12’si Emirlik vatandaşıdır; geri kalan %88’i yabancı uyruklulardan oluşmaktadır. Hintliler, Pakistanlılar, Bangladeşliler, Filipinliler ve Mısırlılar başta olmak üzere, BAE’de çok çeşitli etnik gruplar yaşamaktadır.
Nüfusun %72’si erkektir ki bu oran, yabancı işçi nüfusunun çoğunlukla erkek olmasından kaynaklanmaktadır. Resmi dil Arapça olmakla birlikte İngilizce, Hintçe, Urduca ve Farsça gibi diller de yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu çok dillilik, BAE’nin kozmopolit yapısının da bir göstergesidir.
Siyasi ve yönetsel yapısı bildiğimiz dışında olan BAE’nin kurumsal organlarını şu şekildedir:
Federal Sistem: BAE, federal bir yönetişim sistemiyle yönetilmektedir. Bu sistem, merkezi ve yerel yönetimlerin dengeli bir yapıda iş birliği içinde çalışmasını amaçlamaktadır. Yedi emirlikten her biri, kendi yöneticisine (emir) sahiptir ve bu emirler, federal sistemin temel karar alma organlarında söz sahibidir.
Federal Yüksek Kurul: Federal Yüksek Kurul, her emirlikten birer temsilcinin yer aldığı, hem yürütme hem de yasama yetkilerini elinde bulunduran en üst düzey organdır. Yasa tekliflerini onaylama, bütçeyi belirleme ve uluslararası antlaşmaları yürürlüğe koyma gibi görevleri vardır.
Başkanlık ve Bakanlar Kurulu: Devlet başkanı, Federal Yüksek Kurul tarafından seçilir ve geleneksel olarak bu görev Abu Dabi Emiri tarafından yürütülür. Emirin vefatıyla birlikte bu görev yeni gelen emire geçmiş olur. Bakanlar Kurulu ise başbakan, yardımcıları ve bakanlardan oluşur. Kabine, iç ve dış politikaları uygulamakla, kamu hizmetlerini organize etmekle ve federal yasaların uygulanmasını sağlamakla yükümlüdür.
Federal Ulusal Meclis (FUM): FUM, danışma organı niteliğinde olup 40 üyeden oluşur. Üyeler hem atama hem de seçimle belirlenir. Meclisin asli görevi, yürütme organını denetlemek ve yasa taslaklarına görüş sunmaktır.
Yargı Yapısı: Federal Yüksek Mahkeme, anayasal denetim görevini yerine getirir. Mahkeme, emirlikler arası uyuşmazlıkları ve federal hükümetle yerel yönetimler arasındaki anlaşmazlıkları çözmekle görevlidir.
Birleşik Arap Emirliklerinde Yerel Yönetim Yapısı
Yerinden Yönetim Modelleri: BAE’de yerel yönetimler, her emirlik içinde belediyeler aracılığıyla organize edilmektedir. Belediyeler, su temini, çevre temizliği, şehir planlama gibi kamu hizmetlerinden sorumludur. Yerel yönetimlerde atamalar, genellikle aile bağları ve geleneksel ilişkiler doğrultusunda yapılmaktadır.
Abu Dabi Örneği: Abu Dabi, federal sistem içinde en güçlü emirliktir ve ileri düzeyde kurumsallaşmış bir yerel yönetime sahiptir. Belediyeler, kendi vilayetlerine hizmet verir ve Belediye Meclisi tarafından denetlenir.
Yerel Meclislerin Rolü: Belediye meclisleri, stratejik planlama, bütçe yönetimi, kamu kaynaklarının verimli kullanımı ve hizmet sunumu gibi konularda karar alma yetkisine sahiptir. Meclisler, şeffaflık, katılımcılık ve hesap verebilirlik ilkeleri doğrultusunda çalışır.
Ekonomik Yapı ve Kalkınma Stratejileri üzerine uzun yıllardır çalışma gerçekleştirilse bu çalışmalar sadece Abu Dabi ve Dubai özelinde kalmıştır. Bölgeler arasında kalkınma dengesizliği oldukça fazladır.
Petrol Dışı Sektörlerin Gelişimi: BAE, 1970’lerden bu yana enerji gelirlerini etkin bir şekilde kullanarak ekonomik altyapısını geliştirmiştir. 2000’li yıllardan itibaren petrol dışı sektörlere yönelen ülke; finans, inşaat, turizm, havacılık ve teknoloji alanlarında önemli yatırımlar gerçekleştirmiştir.
Turizm ve Kültür Endüstrisi: Dubai ve Abu Dabi, dünya çapında cazibe merkezleri haline gelmiştir. Burj Khalifa, Burj al Arab, Palm Jumeirah, Dubai Opera ve Louvre Museum gibi yapılar, ülkenin küresel marka değerini artırmaktadır. UNESCO tarafından 2011 yılında Dünya Mirası ilan edilen Al Ain Kültürel Alanı ve 2025 yılında Faya Palaeolandscape, BAE’nin tarihsel mirasına ışık tutmaktadır.
Ülkenin ekonomik kalkınmaya vermiş olduğu önemi ise Vizyon 2021 ve Vizyon 2030 belgelerine baktığımızda görebiliyoruz.
Vizyon 2021
BAE’nin 50. kuruluş yılı için geliştirilen Vizyon 2021, altı temel eksen üzerine kuruludur:
- Birlik ve Güçlü Toplum: Sosyal uyum ve adalet.
- Sağlıklı Toplum: Kaliteli sağlık sistemleri.
- Kaliteli Eğitim: Araştırma, inovasyon ve modern pedagojik yöntemler.
- Bilgi Tabanlı Ekonomi: Dijitalleşme ve girişimcilik.
- Mükemmel Yönetişim: E-devlet hizmetleri, hesap verebilirlik ve katılım.
- Sürdürülebilir Çevre ve Altyapı, olarak karşımıza çıkmaktadır.
Vizyon 2021’in BAE için başarıya ulaştığını söyleyemeyiz. Hatta başarılı olunan başlık sayısının oldukça az olmasından dolayı birazdan aktaracağım Vizyon 2030 belgesinde taahhüt edilen çıktıları yerine getirme konusunda sıkı bir çalışma yürütülmektedir.
Vizyon 2030
Vizyon 2030, daha geniş ölçekli kalkınma hedefleriyle BAE’yi küresel ölçekte lider bir ülke yapmayı amaçlamaktadır. Özellikle Abu Dabi ve Dubai’nin şehir vizyonları bu çerçevede öne çıkmaktadır. Vizyon 2030’un başlıca hedefleri şunlardır:
- Ekonomik çeşitlilik ve sürdürülebilirlik
- İnovasyon ve dijital dönüşüm
- İnsan sermayesinin güçlendirilmesi
- Sağlık ve toplumsal refahın artırılması
- Altyapı ve ulaşımın modernleştirilmesi
- Kültür ve turizmin yaygınlaştırılması
Güncel Politikalar ve Gelişmeler
EXPO 2020
COVID-19 nedeniyle 2021 yılında gerçekleştirilen EXPO 2020, BAE’nin uluslararası itibarını artırmıştır. “Zihinleri Birleştirmek ve Geleceği Yaratmak” teması altında 139 ülkenin katılımıyla gerçekleşmiştir.
Uzay Programı: Mars Görevi
BAE’nin “Hope” uzay aracı, 2021 yılında Mars’a ulaşarak Arap dünyasında bir ilke imza atmıştır. Bu görev, ülkenin bilim ve teknolojiye yaptığı yatırımların sembolü haline gelmiştir.
Yeni Çalışma Haftası ve Sosyal Reformlar
2022 yılında haftalık çalışma günleri, İslam ülkeleri arasında nadir görülen şekilde Pazartesi-Cuma olarak yeniden düzenlenmiştir. Bu değişiklik, BAE’nin küresel iş dünyasıyla entegrasyonuna işaret etmektedir. Ayrıca mesai Cuma yarım gündür.
COP28 ve İklim Değişikliği
2023 yılında Dubai’de gerçekleştirilen COP28 Zirvesi’nde yenilenebilir enerjiye geçiş ve fosil yakıtlardan uzaklaşma konusunda tarihi kararlar alınmıştır. BAE, karbon ayak izini azaltma hedefiyle sürdürülebilir kalkınmayı dış politikasının da merkezine yerleştirmiştir.
İbrahim Mutabakatı
2020 yılında İsrail, BAE ve Bahreyn arasında imzalanan İbrahim Mutabakatı, bölgede diplomatik normalleşmenin kapılarını aralamıştır. Bu gelişme, batılı kaynaklar tarafından BAE’nin barışçıl diplomasi vizyonunun bir parçası olarak değerlendirilmektedir.
Sonuç olarak; Birleşik Arap Emirlikleri, sadece ekonomik değil; siyasal, kültürel ve teknolojik açılardan da büyük bir dönüşüm içerisindedir. Federal yapısı, vizyoner liderliği ve çok boyutlu kalkınma stratejileri ile Orta Doğu’da istikrarın ve yeniliğin simgelerinden biri haline gelmeyi amaçlamaktadır. Vizyon 2021 ve Vizyon 2030 hedefleri doğrultusunda ilerleyen ülke, küresel anlamda kalkınma, yönetişim ve sürdürülebilirlik alanlarında örnek bir model sunmaktadır.
Bunları da beğenebilirsiniz
KÜRESEL SİSTEM BAĞLAMINDA BİRLEŞMİŞ MİLLETLER
15 Ekim 2020
Arjantin Seçimleri: İkinci Tura Kadar Kazanan “Belirsizlik”
20 Ekim 2023